Allaha İman Nedir?

admin 455 Görüntüleme
6 Dk. Okuma süresi

Allaha İman esasi iman etmenin imanın ilk şartlarındandır. Allaha iman etmek “Kalp ile tasdik, dil ile ikrar (söylemek) ve beden ile amel etmek” manalarını ifade eder.

Allaha iman bizlerin bu dünyaya gelmesinin, hayatımızın en temel noktası dersek yanlış bir ifade olmaz. Zira Allah kendisini isim ve sıfatlarının cilvelerini şu kainatta göstermiş ta ki ona iman edelim, peygamberler göndermiş ona iman edelim ve kitaplar dahi indirmiş ona iman edelim.

Yani anlıyoruz ki Allah kendisini tanıttırmak ve bildirmek istiyor. O halde biz de iman ederek Allah’ı tanımalı ve ibadetimiz ile ona kendimizi sevdirmek için çokça gayret ve çaba sarf etmeliyiz.

Allaha İman Etmek

İslâm dinini öğrenmek maksadıyla birçok zahmete katlanan bir heyet Allah Resûlü’nün (sav)huzuruna çıkar. Hz. Peygamber (sav) heyeti “Hoş geldiniz!” diyerek karşılar. Akabinde heyet adına söz alan Abdullah b. Avf  “Ey Allah’ın Resulü! Bizler sana çok uzak yerlerden, meşakkatli bir yolculuk yaparak geldik.

Hem geldiğimiz yerde bulunan küfür ehli olan ve bize düşmanlık eden Mudar kabilesi olduğundan bizler ancak buraya savaşın yasak olduğu haram aylarda gelebiliriz. Siz heyetimize tesirli ve güzel şeyler anlatın ki biz de geride kalan insanlarımıza bu tavsiyeleri anlatalım ve  bunlar cennete girmemize vesile olsun.” der.

Bu sözler üzerine Hz. Peygamber (s.a.v) onlara bir olan Allah’a iman edin dedikten sonra bir olan Allah’a iman etmek ne demektir?” diye sordu.

Heyette bulunanlar “Allah ve Resûlü  en iyi bilendir.” sözleri üzerine Allah Resulu (sav) şöyle dedi: “Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in onun elçisi olduğuna iman etmek, namazları eda etmek, zekatı hakkıyla vermek, orucu yani ramazan orucunu tutmaktır.” Akabinde Hz. Peygamber (sav) “Söylediklerimi güzelce ezber edin ve geride bıraktığınız halkınıza da anlatınız.” diyerek onları uğurladı.

Başka bir ifade ile Allah’a iman etmek; Allah’ın var ve bir oluğuna, birliğine, onun eşi ve benzeri olmadığına, onun ne bir şeriki yani ortağı ve ne bir dengi olmadığına iamn etmek kabul etmek ve tasdik etmektir. Bununla bereber bu hakikatler doğrultusunda hayatını idame ettirmektir.

İlginizi Çekebilir:   El Müheymin İsmi Şerifi Anlamı ve Fazileti

İmanı Kalp İle Tasdik Etmek

Allaha iman konusu bütün peygamberlerin ortak tebliği olmuştur. Tüm kutsal kitapların da ortak konusudur. Yani olmazsa olmaz bir temel bir esastır. Bizlerin yapabileceği en hayırlı ve en güzel iş nedir dense İman etmektir deriz.

Allaha iman ettiğimizde onun yüceliğini, bir ve benzersiz olduğunu, kulluğa ve ibadete layık olanın sadece o olduğunu kalpten onaylamaktır. Çünkü tasdik etmek ve inanmanın ilk noktası kalptir.

İman dediğimiz zaman bunun muhatabı kalptir. İman etmek vicdan iledir, şeklen yani sadece görünüşte olamaz. Yani özde ve hakikatte olması istenir ki yine bunun yeri kalptir demişler. 

Bundan dolayı Allah Resûlü (s.a.v.) “Her kim kalbiyle tasdik ederek Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in onun elçisi olduğuna şehadet eder ise, Allah ona cehennemi haram kılar.” demiştir. Bu hadiste Allah’a imanın kalben olmasına vurgu yapmış ve ebedi saadetin ancak imanın kalpte yerleşmesiyle mümkün olacağına işaret etmiştir.

İmanı Dil İle İkrar

Allaha iman akidesi için ilk muhatap kalp dedik  ondan sonra ise dil ile ikrardır. Hadisler incelendiğinde  Allaha iman konusu anlatılırken dil ile ikrar etmeye dikkat çekilmiş ve Allaha iman ifade eden kelimeleri söylemeye iman edeneler teşvik edilmiştir.

İlginizi Çekebilir:   Kitaplara İman Nedir? İlahi Kitaplar ve Peygamberler 

Bunu ifade eden bir çok hadis bulunmaktadır. Örneğin “Her kim (her gün) 100 defa ‘Lâilâhe illâllâhü vahdehû lâşerîkeleh, lehü’lmülkü ve lehü’lhamdü ve hüvealâ külli şey’inkadîr.’ der ise o kimse 10 köle azat etmiş gibi sevap kazanmaya denk geldiği, 100  hasene (sevap) yazıldığı ve 100 günahının silindiği ve o günün akşamına kadar okuyanı şeytanlara karşı muhafaza ettiğini, buyurmuştur.

Evet ehemmiyetli bir husus da kişinin kalbinde var olan Allaha iman bilincini sürekli diri tutması gerçeğidir. Bunun için Allah resulu (sav) iman edenlerden imanı hatırlatan lafızları çokça telaffuz etmelerini ve ibadetlerini de bu bilinçle yapmalarına vurgu yapmıştır.

Burada ibadetlerin ne kadar önemli olduğu ortaya çıkmaktadır. Zira ibadet ettiğimiz vakit kalp, dil ve azalarımız sürekli olarak Allah’ tespih eder hatırlar.

Allaha İman İle Amel İlişkisi

Allah’a imanın bir işareti de amel etmek yani emirlerini yerine getirmek olduğu görülecektir. Allah inancının kalpte kök salması, sağlamlaşması ve hayatımızın her alanına imanın güzelliklerini görmek ancak imanın fiilen yaşanmasıyla ile olur.

İmanı güzelce muhafa etmek ve varlığının devamı ancak hayata fiili olarak geçmesiyle muhafaza edilebilir. Onun için iman beraberinde amel ister. Yani hem amel olmalı hem tefekkür olmalı ki birbirine kuvvet vererek desteklesin.

Şunu da ifade edelim ki Allaha iman çok çok önemlidir. Bununla beraber bir önemli konu daha var ki onu muhafaza edebilmektir. Çünkü onu elimizden almak için gece gündüz çalışan şeytan gibi sinsi bir düşmanımız var.  O sinsi düşmanla mücadele etmek için iman, amel, ilim ve ihlas lazım bize vesselam…

Bu makaleyi paylaş
İnceleme bırak

İnceleme bırak

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir