Abdullah Bin Mesud Kimdir Kısaca Hayatı

admin 165 Görüntüleme
7 Dk. Okuma süresi

Abdullah Bin Mesud sahabelerin ileri gelenlerinden, ilk Müslüman olanlarından ve Kuran’ı ezberleyerek önemini, faziletini anlatmış sahabelerdendir. Bu yazımızda bu öne çıkan sahabenin hayatından kesitler sunacağız.

Abdullah bin Mesud İslam’ı dinin kabul eden 6. kişi olmuştur. Daha sonra annesi ve kardeşi de ilk Müslümanlardan olmuştur. Kendini İslam’ın ve Hz. Peygamberin hizmetine adamıştır. Kabe’de Kur’an okuyan ilk sahabi olup aynı zamanda ümmetin firavunu sayılan Ebu Cehil’i öldürmüştür. Sahabeler içinde ahlak ve yaşayış noktasında Resulullah’a en çok benzeyen kişi olarak kabul edilir. Hem İslami ilimlerin kuruluşunda da öncü olmuştur.

Abdullah bin Mesud Kimdir?

Babası Mesudd b. Gafil olup annesi ise Ümmü Abd bint Abdüveled’dir. Künyesi Ebu Abdurrahman olarak geçer. Abdullah bin mesut kısa boylu idi, zayıfça, esmer ve son derce mütevazi biriydi. Saçını uzatırdı, temiz ve güzel giyinir, güzel koku sürünmeyi de severdi. Rayta ve Zeynep adında iki eşi ve bunlardan olan 3 oğlu olup isimleri Abdurrahman, Utbe ve Ebu Ubeyde’dir.

İbni Mesud ( ra) gençliğinde fakir olduğunda müşrik Ukbe bin Ebi Huayfın koyunlarını güderdi. Bir vakit koyun güderken Hz. Peygamber (asm) ve Hz. Ebu Bekir ile karşılaştı. Hz. Peygamber ona “İçmemiz için sütün var mı?” dedi. Olumsuz cevabını alınca Hz. Peygamber hiç yavrulamamış bir koyunun memesini mübarek elleriyle sıvazlayarak dua edince koyunun memeleri süt ile doldu.

Hz. Ebu Bekir bir çanak getirdi ve Peygamberimiz onun içerisine sütü sağdı. Sırasıyla içtiler. Daha sonra Peygamberimiz çekil, büzül buyurunca koyunun memeleri tekrar büzüldü. Bundan sonra Abdullah bin Mesud Resulullah’ın yanına geldi ve “Ya Muhammed o sözleri bana da öğretir misin?” dedi. Hz. Peygamber İbni Mesud’un başını sıvazladı ve “Allah sana rahmet etsin. Sen hakkı öğrenebilecek bir çocuksun” dedi. Bundan hemen orada Müslüman oldu. Diğer Müslümanlarla beraber o da müşriklerin eziyet ve işkencelerine maruz kalmış ve Habeşistan hicretlerine katılmıştır.

Kuran’ı Açıktan Okuyan İlk Sahabe

Müslüman olduğu zaman Müslümanların sayısı oldukça azdı. Açıktan herkesin içinde Kur’an okunamaz ve Kâbe’de namaz kılamazlardı. Abdullah Bin Mesut (ra) bu hale son vermek istedi. Bazı kimseler karşı çıksa da aldırış etmeden müşriklerin ileri gelenlerinin Kâbe çevresinde oldukları sırada yüksek bir sesle Kur’an okumaya başladı.

İlginizi Çekebilir:   İbadet Nedir? İbadet Çeşitleri Nelerdir?

Müşrikler görmek ve duymak istemedikleri bir durumdu. Hemen onu üzerine yürüdüler ve cezalandırmak istediler. İslam’dan dönmeye zorladılar. Ama o direndi. Neticede Kureyş müşrikleri ilk darbeyi yemiş oldular. Ona Mekke’de rahat vermediler. O, Medine’ye hicret ederek oraya yerleşti. O Hz. Peygamber’in yanından hiç ayrılmadı. Tüm harplere katıldı.

Ebu Cehili Öldüren Sahabe

Bedir savaşı olmadan bir önceki gece görevlendirilen keşif kolunda görev almıştır. Bedir savaşı esnasında sahada yaralı olarak gördüğü Ebu Cehil’i öldürmüştür. Peygamberimizin ümmetin Firavun’u diye ifade ettiği Ebu Cehil’in öldürülmesinden dolayı Allah’a hamdetmiş ve Hz. Abdullah’ı övmüştür. Daha sonra da Ebu Cehil’in kılıcını ona vermiştir.

Medine’de Mescid-i Nebevi’nin hemen arkasında Abdullah’a annesiyle beraber kalacakları bir ev verildi. Hem Resulullah’ın evine rahat bir şekilde girip çıkmaları için izin de verildi. Bu yakın ilişki nedeniyle yabancı olanlar onları Peygamber ailesinden sanıyordu.

Hz. Abdulah bin Mesud kendisini Resulullah’ın hizmetine adamıştı. Hz. Peygamber bir yere gitmek istediği vakit ayakkabılarını hazırlar, yolda giderken önünde yürür, yıkandığı zaman perde tutardı ve uykuda iken ibadet için onu uyandırırdı.

Onun sesi güzeldi ve çok güzel Kur’an okurdu. Sahabeler içinde ahlak ve yaşayışı bakımından Resulullah’a en çok benzeyen kişi olarak kabul edilirdi. Öyle ki Hz. Peygamber’in hayatını, giyimini, ahlak ve davranışlarını örnek almak noktasında azami gayret gösterirdi. Hem Peygamberimizin özel hizmetini görürken diğer taraftan da yeni Müslüman olan kimselere İslam dinini öğretirdi.

Onun ilmi yetkinliği için şu sözleri dikkat çekicidir “Yemin ederim ki Kuran’da nerede nazil olduğunu bilmediğim bir sure ve kimin hakkında indiğini bilmediğim bir ayet bulunmamaktadır. Bununla beraber Allah’ın kitabını benden daha iyi bilen ulaşılabilir birinin var olduğunu bilsem hemen ayağına gider, ondan faydalanırdım” (Buhari)

İlginizi Çekebilir:   Peygamberimizin Rahip Bahira ile Karşılaşması

Hz. Abdullah Uhud savaşında bir ara ortaya çıkan panik esnasında Hz. Peygamber’in yanından ayrılmayan kişilerdendi. Hz. Peygamberin katıldığı bütün savaşlara katıldı. Abdullah İbni Mesud her gazada şehit olmak niyetiyle harp ederdi.

Halifeler Döneminde Abdullah Bin Mesud

Hz. Peygamber’in vefatından sonra hizmetleri devam etti. Hz. Ebu Bekir zamanında meydana gelen ridde olaylarında Medine’nin savunulması ile stratejik noktalarının korunması noktasında seçilenler arasında o da bulunuyyordu.

Hazreti Ömer döneminde fetihlerin başlamasıyla mücahitlerin safına katılmış ve Şam taraflarında bilhassa Yermük gazasında harika bir cesaret göstererek savaşın zaferle bitmesine büyük katkılar vermiştir. Daha sonra Kufe kadılığına tayin oldu. Orada hazine muhafızlığı da yapmıştır.

Hz. Ömer şehit edilince Medine’ye döndü. Halife seçilen Hz. Osman onu tekrar kufeye eski görevine tayin etti. Abdullah b. Mesud Halife Hz. Osman döneminin sonlarına doğru halife tarafından Medine’ye çağrılmıştı. Dönerken Ebu Zer Hazretleri’nin cenaze namazını kıldırmıştır. Medine’ye döndükten kısa bir süre sonra hicretin otuz ikinci yılında vefat etti. Cenaze namazını Hz. Osman’ın ya da Zübeyr b. Avvam’ın kıldırdığı rivayet edilmektedir. Kabri Baki mezarlığında bulunmaktadır.

Kufe’de resmi vazifesi ile beraber ilmi çalışmaları da beraberinde yapmıştır. Burada yetiştirdiği talebelerle tefsir ve fıkıh mekteplerinin de temelini atmış birisidir. Hz. Peygamber’e (sas) yakın olması ve engin hadis bilgisine rağmen hadis rivayet ederken oldukça titiz davranmış ve kendisinden 848 rivayet intikal etmiştir. Onun ilmi talebesi Alkame ile İbrahim en–Nehai’ye gelmiş, ondan Hammad bin Süleyman’a gelmiş ve nihayet İmam-ı Azam Ebu Hanife’ye ulaşmış ve Hanefi mezhebinin temelini oluşturmuştur.

Kur’an’ı şu dört kişiden öğreniniz hadisinde geçenlerden birinin Abdullah bin Mesud olması ve Kur’an’ı nazil olduğu günkü heyecanıyla okumak isteyenler İbn Ümmü Abd’in kıraatiyle okusun (Müsned) hadisi Abdullah İbni Mesud’un derecesini gösteriyor. Hem tefsir ve kıraat alanında yetiştirdiği meşhur öğrencileri arasında Hasan-ı Basri, Katade, Ebu Abdurrahman es-Sülemi ve Ebu Amr eş-Şeybani bulunmaktadır. Allah rahmet eylesin.

Bu makaleyi paylaş
İnceleme bırak

İnceleme bırak

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir