Hazreti Zübeyr Bin Avvam Hayatı

admin 210 Görüntüleme
12 Dk. Okuma süresi

Zübeyr Bin Avvam hayatı kısaca nasıldır? Zübeyr Bin Avvam kimdir? bu büyük sahabe hakkındaki bilgileri araştırarak kısaca yazıyoruz. Evet bu mübarek sahabe ashabı kiramın büyüklerinden olup hayatta iken cennetle müjdelenen sahabelerdendir.

Hz. Peygamber’e ilk iman edenlerdendir. Hz. Peygamberin (s.a.v) onun hakkında söylediği şu söz oldukça manidardır. “Her peygamberin bir yardımcısı (havarisi) vardır, benim de havarim Zübeyr’dir.”

Hz. Zübeyr Peygamberimizin (sav) en yakınında oluponun dava arkadaşlarından birisi olmuştur. Bu mübarek sahabe esmer, iri yapılı, uzun boylu idi cesur ve kahraman bir kişiliği vardı.

Zübeyr Bin Avvam Kimdir?

Musab Bin Umeyr kimdir

Hicri 595 tarinde Mekke’de dünyaya gelmiştir. Annesi Peygamberimizin de halası olan Hz. Safiyye’dir. Babası olan Avvam ise Hz. Hatice annemizin kardeşidir. Soyu Peygamberimizin dedelerinden Kusay’da birleşir.

Zübeyr Bin Avvam Müslüman Oluşu

Hz. Zübeyir hiç bir zaman cahiliye inançlarına inanmamış ve putlara tapmamıştır. İslam’ın ilk yıllatrında daha 16 yaşında iken beş yada yedinci olarak Müslüman olmuştur. Bunda Hz. Ebu Bekir’in emeği çoktur.

Amcası olan Nevfel b. Huveylid onun Müslüman olduğunu işitince şiddetle karşı çıktı. Şayet İslâm inancından dönmez ise şiddet uygulayacağıma dair yemin bile etmişti. Hemen baskılara başladı ancak bunlradan netice alamadı.

Daha sonra onu bir yakalayrak bir hasıra sarmış ve tavana astımıştı. Üstelik altından ateş yakarak dumanıyla ona işkence ediyordu. Ama o inancından asla vazgeçmedi. Bu durumu öğrenen annesi Safiyye hemen onu kurtardı.

Bu mübarek sahabe ok atma, kılıç kullanma ve ata binmek konularında eğitimler aldı. Bir vakit evinde iken bir gürültü ile uyanmıştı. Söylenenlere göre Hz. Peygamber’in müşriklerce öldürüldüğü söyleniyordu.

Hemen büyük bir kahramanlık örneği göstererek kılıcını aldığı gibi dışarıya fırladı. Ancak yolda Allah resulü ile karşılaştı. Ona neden telaşlı olduğu sorulunca durumu anlattı. Hz. Peygamber onu teskin ederek dua etti. Böylece İslam adına ilk kılıç çeken kişi o olmuştur.

Müşriklerin Mekke’de eziyetleri artmıştı. Bu durum karşısında Allah resulü Habeşistan’a hicret için izin verdi. Hicret eden ilk kafile içinde Zübeyr bin Avvâm’da vardı. Müşriklerin iman ettiği şeklinde haberin yayılmasıyla Mekke’ye geri dönmiş. Ama haberlerin yalan çıkması üzerine ikinci defa Habeşistan’a hicret etmiştir.

Zübeyr Bin Avvam Eşi Kimdir?

Medine’ye hicretten kısa bir süre önce dönmüş ve Hz. Ebubekir kızı Esma ile evlenmiştir. Bu evlilikten 8 tane çocuğu olmuştur. Ümmü Hâlid ve Ümmü Külsûm bint Ukbe ile de daha son evlenmiştir. Ticaret ile ilgileniyordu. Yine ticaret için Şam tarafına gitmiş dönüşünde Medine yakınlarında hicret eden Hz. Peygamber ve Ebu Bekir ile karşılaştı.

Onlara çeşitli hediyeler verdi. Akabinde hızlıca Mekke’ye gitti. İşlerini bitirdikten sonra sonra o da hicret ederek Medine’ye onların yanına gitti. Peygamberimiz onu Ensar’dan Seleme b. Selame b. Vakş yada Kâ‘b b. Mâlik ile kardeş ilân etti.

Medineye sadece bir atı ile gelmiş ve bir mal varlığı yoktu. Hz. Peygamber ona bir araziyi tahsis etti. Hzç Zübeyr arazi işleriyle uğraşırken bir yandan da kasaplık mesleğini icra ediyordu.

Hz. Zübeyr’e Benzeyen Melekler

Bu büyük sahabe Medine’de de Hz. Peygambere çok yakın bir şekilde yaşamıştır. Hz. Peygamberle birlikte tüm savaşlara katıldı. Bedir savaşı sırasında öne çıkan üç süvariden birisiydi.

Bedir savaşında Müslümanlara yardım etmeye gelen Hz. Cebrail ile yanındaki meleklerin başlarında Zübeyr b. Avvam’ın sarığına benzeyen sarıklar görülmüştür. (İbn Sa‘d, III, 103).

Uhud savaşında en ön safta görev yaptı. O savaşta Müşriklerin sancaktarı olan Talha b. Ebû Talha meydan okumuş ve öldürülmüş. Onun intikamını almak için gelen Kilâb b. Talha’yı ise Hz. Zübeyr öldürmüştür.

İlginizi Çekebilir:   Niye Hasta Olmuyorlar?

Bu savaşta geri çekilirken müşrikler Hz. Peygamber’in etrafını sardığında onu koruyanlardan birisi de Hz. Zübeyr olmuştur. Savaş bitince de Allah resulü Hz. Ebu Bekir ile birlikte Hz. Zübeyr’i 70 kişilik bir birliğin başında müşrikleri takibe göndemiştir.

Hz. Peygamberin Havarisi

Hendek savaşı başlarında müşriklerin önemli savaşçılarından birisi olan Nevfel b. Abdullah el-Mahzûmî meydan okumuştur. Nuna mukabil ilk başlarda karşısına kimse çıkmadı. Sonra ise Zübeyr b. Avvam onun karşısına çıkmış ve onu öldürmüştür.

Bu savaş sırasında Beni Kurayza Yahudilerinin ihanet haberi geldi. Allah resulü gelen bu haberi teyit etmek istedi. Bunun için kim gider dediğinde herkesten önce Hz. Zübeyr bin Avvam bu göreve almıştır. Geri dödüğünde ise Hz. Peygamber onun için “Her peygamberin bir havarisi vardır. Benim havarim de Zübeyr’dir” demiştir.

Hudeybiye Antlaşması’nda da bulunmuş ve Hayber Savaşı’nda büyük faydalar sağlamıştır. Hayber savaşında Hz. Ali Yahudilerin en ünlü savaşçısı olan Mehrab’ı Zülfikar isimli kılıcıyla yerle bir etmişti. Mehran’ın oğlu Yasir de ondan aşağı kalır bir yanı yoktu ve o da meydan okumuştu.

Hz. Ali onun da karşısına çıkmayı niyet etti. Ama Hz. Zübeyr “Ya Ali! Bunu da bana bırak” diyerek ortaya çıktı. Bunu gören annesi Safiyye validemiz Hz. Peygambere (sav) yaşlı gözlerle geldi ve “Ya Resûlallah! Zübeyr yoksa şehit mi olacak?” dedi.

Hz. Peygamber ise halasına “Halacığım! Allah’ın izniyle Zübeyr galip gelecektir ve İnşallah Merhab’ın oğlunu yere serecektir.” dedi. Kahraman sahabe Zübeyr Allah Resulünü (sav) mahcup etmemiştir. Neticede Yasir’i yenerek yere sermiştir. Bunu gören Peygamberimiz sevinmiş ve İslam ordusuna “Sevininiz! Hayber’in fethi artık kolaylaşmıştır.” demiştir.

Mekke’yi fethetmek için kurulan ordusunun kumandanlarından ve sancaktarlarından birisi de Hz. Zübeyr bin avvam olmuştur. Hem Huneyn, Taif ve Tebük seferlerine de katılmıştır. Veda haccına da katılmıştır.

Peygamberimizin vefatından sonra ilk halife seçiminde önceleri Hz. Ali’yi desteklese de çoğunluğun Hz. Ebu Bekir’i tercih etmesi üzerine ona tabi olmuştur.

Cennetle Müjdelenen Sahabe Hz. Zübeyr

Hazreti Ali şöyle anlatıyor. Hz. Peygamberden (sav) şu iki kulağımla duydum ki “Talha ve Zübeyr benim Cennet’te komşularımdır.” Bu müjdeye daha dünyada iken mazhar olan mübarek kahraman bir sahabedir.

Halifer Devrinde Hz. Zübeyr

Hz. Ebu Bekir halifeliği döneminde Medine yakınlarına kadar gelen mürtetlere karşı mücadele etmiştir. Henüz 13 yaşlarında olan oğlu Abdullah ile beraber Yermük Savaşı’na katıldılar ve büyük kahramanlıklar gösterdiler.

Bu savaşın başlarında ordunun bozulduğunu görünce “Allahü Ekber” diyerek yalnız başına kılıcıyla düşmanın üzerine gitmiştir. Kılıcını bir sağa bir sola sallaatarak dağ gibi Bizans ordusunun içine girmiş ve üstelik düşmanın ortasına kadar ilerleyerek geri dönmüştür. Ama bu arada ciddi yaralar almıştır. İyileştikten sonra bile bedeninde bu yaraların çukur şeklinde izleri kalmıştır.

Hz. Ömer zamanında onun en yakınında olanlardan oldu. İdari konularda halifenin danışmanlığını yapıyor ve halifeye isteklerini bildirmek isteyenlere yardımcı oluyordu. Ayrıca halifenin halka daha yumuşak davranması için tavsiyelerde bulunuyordu.

Hz. Ömer Mısır’ın fethi için Amr b. As’ı görevlendirmişti. Amr b. As Halife bu konuda destek istemesi üzerine halife ona yaklaşık 5000 kişilik bir ordu gönderdi. Ordunun başına ise yiğitlikte bin atlıya bedel olduğunu söylediği Zübeyr b. Avvâm’ı vazifelendirdi.

Hz. Zübeyr bin avvam Babilon ve İskenderiye şehirlerinin feth edilmesinde önemli görevler yaptı. Yedi ay kuşatıldığı halde fethi mümkün olmayan Babilon şehrine gizlice girmiş ve kale kapısını açarak Müslümanların şehre girmesini sağlamıştır. Hz. Ömer’in vefat sonrasında halife adayı olarak tavsiye ettiği altı kişiden birisidir.

İlginizi Çekebilir:   Piyale Paşa Cami ve Kitabesi

Halife Hz. Osman döneminde Taberistan’ın fethi başta olmak üzere bir çok savaşa katıldı. Ayrıca bu ticaret ve ziraat ile de ilgilenmiştir. Bu zamanda fitne harketi yapanlar onun ağzından muhalif mektuplar yayınlasalar da o Hz. Zübeyr bu mektuplarla ilgisi olmadığını açık bir şekilde belirtti. İsyancılar Hz. Osman’ın evi kuşatıldığında ise oğullarını halifeyi korumakla görevlendirdi.

Hz. Osman şehit edildikten sonra Hz. Ali’ye biat etmiştir. Ondan Hz. Osman’ı şehit eden isyancıların yakalanarak cezalandırmasını istedi. Ayrıca valilerin de hemen değiştirmesini ve bu noktada hızlı olunmasını söyledi. Ancak tavsiyelerinin ivedilikle yapılmaması ve üstelik isyancıların Medine hala bulunması nedeniyle izin alarak Talha b. Ubeydullah ile beraber umre için Mekke’ye gitmişlerdir.

Cemel Vakası

Hz. Zübeyr ile Hz. Talha Mekke’ya gelince Hz. Aişe ile görüştüler. Hem Medine’yi asilerden kurtarmak hem Hz. Osman’ın katillerinin ceza alması için bir ordu kurmaya karar verdiler. Hazırlık yapmak için Basra’ya geçtiler.

Durumu öğrenen Hz. Ali Medine’den Basra’ya doğru ordusuyla hareket etti. İki taraf Basra yakınlarında karşılaştılar. Yapılan görüşmelerde barış için anlaştılar. Ama Hz. Ali’nin ordusunda Hz. Osman’ın katline karışmış asiler olan bazı asiler karşı tarafa hızlı bir baskın yapması nedeniyle bir anda savaş başladı.

Cemel Vakası olarak tarihe geçen bu savaşta Hz. Ali ve Hz. Zübeyr bin Avvam ile karşı karşıya geldiler ve aralarında şu konuşma geçti.

Hz. Ali “Ey Zübeyr! Hatırlar mısın sen ve Hz. Peygamber birlikte (sav) bir gün Medine’de bir bahçede oturuyor idiniz. Sizin yanınıza doğru geldim. Beni görünce tebessüm ettiniz.

Peygamberimiz (sav) sana dedi ‘Ya Zübeyr! Ali’yi seviyor musun? Cevaben dedin ki Evet Ya Resulallah! Hem de çok seviyorum. Ondan sonra Peygamberimiz (sav) “Ya Zübeyr! Unutma ki bir zaman Ali ile sen karşı karşıya geleceksiniz. O zaman sen haksız, Ali ise haklı olacaktır.” (İbni kesir)

Zübeyr Bin Avvam Nasıl Öldü

Bu hadiseyi unutan Hz. Zübeyr neye uğradığını şaşırdı ve elindeki kılıcı yere düşürdü. Gözlerinden yaşlar geliyordu. Mahzun bir şekilde Hz. Ali’ye (ra) bakarak “Ya Ali! Artık bundan sonra bana dünyaları verseler de, sana karşı asla savaşamam.” dedi

Amr Bin Cürmüz

Hızlıca oradan ayrılan Hazreti Zübeyr hemen Medine’ye dönmek için savaş yerinden ayrıldı. Onun ayrıldığını gören Beni Temimli Amr Bin Cürmüz isimli şahıs arkadaşıyla birlikte onun peşine düştü.

Vadissiba ismi verilen yerde ona yetişti. Savunmasız bir vaziyette namaz kıldığı sırada 64 yaşında iken onu şehit etti. Üstelik bununla yetinmedi ve onun kılıcını ve elbiselerini aldı. Güya halifeden övgü almak ümidiyle savaş alanına geri geldi.

Amr Bin Cürmüz Hz. Zübeyr’in kılıcı ve elbisesini Hz. Ali’ye uzatınca neye uğradığını şaşıran halife bu zalime şöyle seslendi “Vallahi! Allah resülünden Safiyye’nin oğlunu öldürene cehennemi müjdele!’ dediğini duydum.
Sen İslâm’ın kılıçlarından bir kılıcı öldürdün. Sen ne çok fena bir iş yaptın” dedi. Bu zalim adam taltif beklerken kınanmış bir şekilde layık olduğu yeri buldu.

Zübeyr Bin Avvam Kabri Nerede

Zübeyr bin Avvam için yapılan bir cami ve türbe bulunmaktadı ki Irak’ın Zübeyr şehrindedir. Çeşitli durumlarda Hz. Peygamberin duasını almış olan bu sahabe aynı zamanda vahiy katipliği de yapmıştır. Peygamberden 18 hadis nakletmiştir. Halbuki çok uzun süre birlikte olduğu halde niçin bu kadar az diye soranlara “Hz. Peygamberin söylediğini aynı şekilde nakledememekten korktuğumdandır” demiştir.

İstanbul Topkapı Sarayı Müzesi’nde Mukaddes Emanetler Bölümü içinde Zübeyr b. Avvam’a ait olduğu bildirilen bir kılıç vardır. Yüce Allah bu mübarek kahraman sahabeye ve tüm sahabelere bolca rahmet eylesin ve şefaatlerine bizleri de nail eylesin inşallah.

Bu makaleyi paylaş
1 İnceleme
  • Abdurrahim says:

    Böyle güzel sahabelerin hayatından bizlerde inşallah ibretler alırız. Emeğiniz için teşekkürler hocam Allah razı olsun

    Yanıtla

İnceleme bırak

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir