Osmanlıca Şiir ve Osmanlıca Şiir Örnekleri

admin 688 Görüntüleme
6 Dk. Okuma süresi

Bu makalemizde Osmanlıca şiir hakkında bilgiler vererek örneklerini sunacağız. Şiir dilin lisanın anlamını sesini ve ritim öğelerini belli bir uyum içinde kullanarak, bir olayı, duyguyu ve düşünceyi sıradanlıktan uzaklaşmış bir şekilde ifade etme sanatıdır.

Şiirsel dille gündelik konuşma dili arasında çok açık bir ayrım bulunur. Şiirde kullanılan söz dizilimi ve benzetme ya da söz sanatları sık ve bilinçli olarak kullanılır. Duygular ve hisler kendisini tam olarak gösterir. Bu durum Osmanlıca şiir için de geçerlidir. Şiirde neyin söylendiğinden ziyade nasıl söylendiği önemli bir husustur. Bilindiği üzere en eski edebiyat türleri içindedir.

Şair Osmanlı Padişahları

Osmanlı padişahları sadece yönetici olarak vasıflandırmak doğru olmaz. Onlar aynı zamanda hem meslek erbabı hem sanatçı yönü olan kişilerdi. Padişahların farklı mahlaslarda şiirler yazmışlardır.  Hatta bazı padişahların divanı dahi bulunuyordu.

Osmanlı devletinin kurucusu Osman Bey yazdığı bir şiirin son kıtasında ”Osman, Ertuğrul oğlusun, Oğuz soyundan ve Karahan neslindensin. Sen Allah’ın aciz bir kulusun, mertebeni artıracaksan eğer, İstanbul’u al, gül bahçesine çevir…” sözleri dikkat çekmektedir.

Sultan 2. Murad devletin başına geçtiğinde ilim ve edebiyata büyük önem verdiği belirtilmiştir. Şiirleri tasavvufidir. Sultan 2. Murat yazdığı şiirleri ‘Muradi’ mahlası ile yazmıştır. Sultanın şairliği hakkında “son derece güzel ve derin manalı şiirler yazdığı, hatta konuşurken bile nazım şeklinde ifadeler kullandığı” söylenilir.

Fatih Sultan Mehmet zamanının sayılı şairleri arasındaydı. Yazdığı şiirlerinde “Avni” mahlasını kullanmış ve bir divanı bulunmaktadır. Zaferleri kadar ilme ve sanata verdiği önemle de bilinmektedir. Ayrıca Fatih’in şiirlerinde derin bir coşku ve samimiyet vardır.

Avni’den bir beyit. “İmtisâl-i “Câhidû fllâh” olupdur niyyetüm. Din-i islam’ın mücerred gayretidür gayretüm.” yani “Niyetim Kur’ân-ı Kerîm’de buyrulduğu üzere “Allah yolunda hakkıyla cihad edin” emrine tabi olmaktır. Gayretim yalnız din gayretidir.”

İlginizi Çekebilir:   Osmanlıca Hakkında Merak Ettikleriniz?

2. Beyazıd şair, bestekar ve hattattı. İyi bir eğitim almış sanat ve kültür alanında ilerlemişti. Şiirlerinde Adli mahlasını kullanmıştır. Şiirleri daha sonra oğlu Yavuz tarafından bir divanda bir arata getirilmiştir.

Yavuz Sultan Selim şiirlerini Selimi mahlasıyla kaleme almıştır. Yavuz’un şiirlerinde iç dünyasının zarafeti açıkça görülmektedir. Yavuz siyasî ve askerî dehası ile birlikte ilmi ve edebi birleştirebilmiş büyük ve kudretli bir padişahtır. Ayrıca divan sahibidir.

En çok Şiir Yazan Padişah

Kanuni Osmanlı padişahları içinde en çok şiir yazan padişahtır. Şiirlerinde Muhibbi mahlasını kullanmıştır. Kanuni yoğun devlet işleri arasında iken binlerce şiirden oluşan bir divanı oluşturması hayret edilecek bir başarıdır. Öyle ki bu divan kesinlikle ustaca söylenmiş gazellerden oluşmaktadır. Muhubbi mahlası ile yazdığı şu beyit günümüze kadar gelmiştir. “Halk içinde mu’teber bir nesne yok devlet gibi, Olmaya devlet cihanda bir nefes sıhhat gibi.”

2. Selim Han da divan sahibi sultanlardandır. Aynı zamanda önde gelen sanatkârlardandır. Dedesi olan Yavuz Sultan Selim gibi “Selim” ya da “Selimi” mahlasıyla şiirler yazmıştır. 3. Mehmed zamanının büyük âlim ve şairlerinden eğitim görmüştür. Sade ve samimi yazardı ve onun devlet idareciliği yanında kaleminin kuvvetli olduğu kaynaklarda geçmektedir. Ayrıca 3. Mehmed Han Adli mahlasıyla şiirler yazmıştır.

Birinci Ahmed divan sahibi padişahlardan olup şiirlerinde Bahti mahlasını kullanmıştır. 14 yaşında iken 14. Osmanlı padişahı olarak tahta geçmiş ve 14 yıl hüküm sürmüştür. Aynı zamanda beste ve güfteleri de vardır. 1. Ahmet’in Neyzen Osman tarafından hicaz makamında bestelediği ”Dil hanesi pür-nur olur” diye başlayan bir de ilahisi bulunmaktadır.

İlginizi Çekebilir:   Osmanlıda Tapu ve Tapu Örnekleri

2. Osman yani genç Osman çok iyi bir eğitim almış olup Arapça, Latince ve Yunanca dillerini çok iyi bilirdi. Maalesef bu padişah Yedikule zindanlarında boğularak öldürülmüştü. Şiirlerini sade bir üslup ile yazmış ve Farisi mahlasını kullanmıştır.

Sultan 2. Mahmut amcası padişah 3. Selim tarafından saray geleneklerine göre yetiştirilmişti. Bu nedenle Edebiyat, Musiki, Arapça, Farsça, akait, dini bilgiler ve hat dersleri almıştır. Aynı zamanda şair olan 2. Mahmut, Adli ve Adil mahlaslarıyla şiirler yazmıştır. Halk arasında Sultan Mahmud-u Adli şeklinde meşhur olması bu mahlastan kaynaklıdır.

Osmanlı padişahlarının her birinin hayatı incelense edebiyattan ve şiirden eserler görmek mümkündür. Bununla beraber şiir ve edebiyat alanında yetişmiş tarihe damga vurmuş Baki, Fuzuli, Nedim ve Şeyh Galip gibi pek çok kişi vardır.

Osmanlıca şiir örneği

Yahya Kemal Beyatkı tarafında kaleme alınan ve pek çok kişi tarafından bilinen Akıncı şiiri osmanlıca olarak aşağıda verilmiştir. Günümüz türkçesi de hemen altında verilmiştir.

Akıncı şiiri osmanlıca

AKINCI
 
Bin atlı akınlarda çocuklar gibi şendik;
Bin atlı o gün dev gibi bir orduyu yendik!
Ak tolgalı beylerbeyi haykırdı: ilerle!
Bir yaz günü geçtik Tuna’dan kafilelerle…
 
Şimşek gibi bir semte atıldık yedi koldan,
Şimşek gibi Türk atlarının geçtiği yoldan.
Bir gün doludizgin boşanan atlarımızla,
Yerden yedi kat arşa kanatlandık o hızla…
 
Cennette bu gün gülleri açmış görürüz de,
Hala o kızıl hatıra titrer gözümüzde!
Bin atlı akınlarda çocuklar gibi şendik,
Bin atlı o gün dev gibi bir orduyu yendik!.
 
Yahya Kemal

Osmanlıca edebi metinler içinde bulunan Osmanlıca şiir ile ilgili yazımız umarım istifadeli olmuştur. Bununla birlikte Osmanlıca Kartpostal ile ilgili bilgiler almak isterseniz linke tıklayınız. Cümleten Allah’a emanet olunuz vesselam.

Bu makaleyi paylaş
İnceleme bırak

İnceleme bırak

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir