Musab Bin Umeyr Kimdir? Hayatı Hakkında Bilgiler

admin 414 Görüntüleme
8 Dk. Okuma süresi

Musab Bin Umeyr kimdir? Bu mübarek sahabe Mekke’nin nüfuslu ailelerinden birine mensup olup oldukça yakışıklı biriydi. Onu gören herkes hayran gözlerle bakardı. Üstelik dış görünüşüyle de peygamberimize benzerdi.

En son gelen Peygamber olan Hz. Muhammed’in (s.a.s.) ilk sahabelerinden birisi olan ve gizli olarak iman eden, hayatıyla herkese örnek bir kişilik olan Mus’ab Bin Umeyr kimdir? Kısaca hyatından bahsedeceğiz. 

Musab Bin Umeyr Hayatı

Musab bin Umeyr (r.a.) mümtaz sahabelerden birisidir. İslam dinine girmeden evvel Mekke’nin hem genç ve sevilen hem itibarlı insanlarından birisiydi. Ailesinin göz bebeği durumunda olan Mus’ab zengin olup ferah ve şatafatlı bir hayatı vardı. Öyle ki anne ve babası adeta bir dediğini iki etmiyordu. Böyle gıpta edilecek bir hayatta iken bir vakit Peygamberimizin(sav) anlattığı İslam dininden haberi oldu.

Duymuş ve merak etmişti. Hz. Peygamber’i (sav) ziyaret ederek yanında bir zaman kaldı. Onun sohbetini dinledi. Kendisinde hidayetin nuru parladı. Müşrik olarak geldiği huzurdan artık bir Müslüman olarak ayrıldı.

Bunula birlikte ilk zamanlarda müşriklerin Müslümanlara baskısında İslam’a girdiğini ailesinden ve herkesten saklamak zorunda kalmıştı. Bir süre sonra Osman bin Talha Musab Bin Umeyr’in namaz kıldığı gördü ve ailesine haber verdi. Haber alan ailesi ise hem kızdı hem onu hapis etti.

Habeşistan’a Hicreti

Müslümanlara baskıların iyice artması ile Habeşistan’a hicret fikri ortaya çıkınca Musab Bin Umeyr bu kafilede yer aldı. İslam’ı daha rahat bir şekilde yaşamak niyetiyle Habeşistan’a hicret etti. Musab Bin Umeyr bir zaman sonra Mekke’ye tekrar döndü lakin değişen bir şey yoktu. Ailesi ve akrabaları ona yine düşmanca davranıyordu.

Hz. Peygamber (sav) bir vakit sohbet ediyordu. Musab Bin Umeyr (r.a.) yanlarına gelerek selam verdi. Hz. Peygamber (sav) onun selamını aldı ve şöyle dedi (Mealen) “Bütün dünyayı bütün ahalisiyle değiştiren Allah’a şükürler olsun. Şu genç adamı görüyor musunuz? Önceden ailesinin en sevgili varlığı idi. Allah ve Resulünün sevgisi anne-babasının sevgisinin önüne geçerek Allah ve Resulünü onlara tercih etti.”

Peygamberimizin (sav) bu iltifatına nail olan bu genç sahabe hakikaten malını mülkünü, evini, gösterişli hayatını İslam uğruna terk etmişti.

Artık birinci Akabe Biatı olmuş ve Medine’de İslam çok hızlı yayılıyordu. Medine’de Müslüman olanlar Hz. Peygamber’den (sav), onlara dini öğretecek kimseler göndermesini istediler. Bunun üzerine Hz. Musab onlara gönderildi.

İlginizi Çekebilir:   İman Esasları Meleklere İman Nedir? 

İlk Muallim Musab Bin Umeyr

Musab Bin Umeyr kimdir dersek o ilk muallimdir. Medine’de Es’ad bin Zürâre’nin (r.a.) evine gitti. O ev adeta bir İslam dershanesi oldu. Oraya kim gelse Müslüman oluyordu.

Orada sayıları hızla artan Müslümanlar artık Medine’de Cuma namazı kılmak istediler. Bu isteği Peygamberimize (sav) ileterek izin aldılar. Sonra da hep beraber Mus’ab’ın imamlığında ilk Cuma namazlarını kıldılar.

Sonrasında Hz. Musab İslam’ın ne kadar çok yayıldığını bildirmek için Mekke’ye gelerek Resûlullah’ı ziyaret etmişti. Bu ziyareti duyan Musab’ın annesi ona çok kızmış ve haber göndererek şöyle demişti. “Seni hayırsız evlat, buraya geldin de benden önce bir başkasını nasıl ziyaret ettin?

Musab ise cevaben “Peygamberimizden (sav) önce hiç kimseyi asla ziyaret etmem!” demişti. Akabinde izin aldı ve annesinin yanına gitti. Annesi “Hâlâ batıl inancında mısın?” dedi. Cevaben “Ey Anneciğim Hz. Muhammed’in (sav) getirdikleri üzerineyim. O din Allah’ın gönderdiği hak bir dindir. Size olan düşkünlüğümü çok iyi bilirsiniz. Bu hak dine, Allah’a ve Resûlüne senin de iman etmeni tüm samimiyetimle istiyorum.” dedi. Maalesef annesi şayet Müslüman olursam benimle alay ederler dedi ve teklifini kabul etmedi. Sonra da artık oğluna karışmadı.

Bedir Savaşı’ndaki kahramanlıkları ile bilindi. Uhud savaşında Hz. Peygamberimiz (sav) tarafından İslam sancağını taşımak ile görevlendirildi. Bu mübarek sahabe hem savaşıyor hem bazı Müslümanların yenilgi emareleri sonrasında geri çekilmesine karşı “Muhammed yalnızca bir elçidir. Ondan önce de peygamberler gelip geçtiler. Şayet o ölür veya öldürülürse, gerisin geriye dönecek misiniz? ayetini okuyarak onlara savaştan kaçacak mısınız?” diyordu.

Musab Bin Umeyr Ölümü

Savaşta Müşriklerle kahramanca savaşıyordu. Onun gören “İbni Kamie” adında bir müşrik onu Hz. peygambere benzetti. Musab’a hızlı bir şekilde saldırarak sancağı tutan elini kesti. O mübarek zat hemen sancağı diğer eline aldı. Ama o elini de ne yaptıysa kesilmekten kurtaramadı. Bu sefer o mübarek sahabe sancağı düşürmemek için dişleriyle ve göğsünde tutu.

O mübarek zatın yanına gelen başka bir sahabe hemen sancağı ondan alarak yere düşürmedi. Görünen öyleydi aslıda ise bir melek gelerek sancağı ondan almıştı. O melek Mus’ab’ın kılığına girdi ve savaşa öylece devam etti. Allah Resulü onu görerek seslenince o melek “Ey Allah’ın elçisi ben Musab değilim” dedi. Hz. Peygamber onun şehit olduğunu anladı.

İlginizi Çekebilir:   Yola çıkarken Okunacak Dua Yolculuk Duası Nedir?

O zaman Hz. Peygamber (sav) gözyaşları ile şu ayeti söyledi “Müminlerden Allah Resulü ile beraber olacaklarına dair Allah’a verdikleri söze sadık kalan nice kimseler vardır. Onlardan kimi verdiği sözü tamamen yerine getirerek şehitliğe kavuştu. Bir kısmını da böyle güzel bir akıbeti beklemektedir. Onlar sözlerinden hiçbir surette dönmemişlerdir.”

Musab Bin Umeyr şehit olduğunda kırk yaşındaydı. Oldukça zengin bir hayatı olmasına rağmen bu sahabenin üzerini örtecek kefen bile bulmadılar. Sadece küçük bir bez parçasından başka bir şey yoktu.

Bu bez parçası ile başı örtülürse ayakları, ayakları örtülse başı açıkta kalıyordu. Hz. Peygamber bu durum karşısında “O bezle başını örtünüz! Ayaklarını da otlarla kapatınız! dedi. Allah ve resulü için her şeyini feda eden Mus’ab, her şeyden çok sevdiği Allah’ına bu şekilde kavuştu.   

Musab Bin Umeyr Özellikleri

Bu mübarek zat yaşamının her döneminde bir denge unsuru olmuştu. Her vakit kendisine verilen vazifeleri tam olarak yapmaya çalışmıştır. Hele ki Medine’de insanların İslam dinin kabul etmesinde sergilediği yaklaşım şekli Medine’nin savaşmadan fethedilmesini sağlamıştır.

Bu oldukça büyük bir başarı hikayesidir. Zira o zaman Medine bir bütün değil karmaşık bir yapısı vardı. Bununla beraber Evs ile Hazrec kabilelerinin birbirleriyle kavgalı olması ve sosyal problemler çok iyi bir strateji ile ancak çözülebilirdi. Bu ise harika bir şahsiyet ve ahlak sahibi olmakla mümkün idi

Musab Bin Umeyr’in hem ince hem nazik bir kişiliği vardı. Kişileri incitmeden konuşurdu ve onunla konuşanlar memnun olarak yanından ayrılırlardı. Hatta sert ve kaba tabir edilen kişliler bile onunla konuşunca yumuşarlar ve anlattıklarından etkilenirlerdi.

Bu mübarek zat nazik yapısının yanında bir de kahramanlıkları ile bilinirdi. Katıldığı savaşlarda hem Allah Rasülü’nü korumak hem İslam dinini yaşatmak yaymak için gösterdiği kahramanlıklarla herkes tarafından bilinirdi. Zira o katıldığı savaşlarda İslam sancağını taşır ve kılıcı ustalıkla kullanırdı.

Musab Bin Umeyr kimdir? Musab Bin Umeyr Hayatı diyenlere bu hakikatleri anlatmak lazım. Yüce Allah ondan ve onun gibi olan bütün sahabelerden ebeden razı olsun! Amin. Başka bir büyük sahabe olan Talha Bin Ubeydullah hakkında bilgi almak için linke tıklayınız.

Bu makaleyi paylaş
5 İnceleme
  • Abdurrahim Açıkgöz says:

    Rabbim bizlerede Musab bin. Umeyrin hayatını örnek almayı ve iman üzere yaşayıp iman üzere ölmeyi nasip eylesin amin . Emeğiniz için teşekkürler hocam

    Yanıtla
  • Samed says:

    Ne sade ne tevazu bir hayat bu. Rabbim bizlere de gösterişten , kibirden uzak bir hayat yaşamayı nasip etsin insAllah

    Yanıtla
  • Emir says:

    Allah herkese böyle hayırlı bir hayat nasip eylesin.

    Yanıtla
  • Murad Can Nilifırka says:

    Allah, Musab Bin Umeyr’den razı olsun. Rabbim, hayatını örnek alıp uygulamamızı nasip ve müyesser eylesin. Detaylı ve açıklayıcı bir yazı olmuş, emeklerinizin devamını diliyorum.

    Yanıtla
    • Sweet says:

      Çok sade ve anlaşılır bir biçimde anlatmışsınız çok teşekkür ederiz.Allah herkesin Musab b. Umeyri örnek almayı din üzerine doğup din üzere ölmemizi nasip etsin en son sözümüzün kelimeyi şahadet olmasını nasip etsin.

      Yanıtla

İnceleme bırak

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir