Habil ile Kabil Kıssası Özeti

admin 165 Görüntüleme
6 Dk. Okuma süresi

İlk peygamber ve ilk insan olan Hz. Adem’in ilk iki oğlu olan Habil ile Kabil kıssası dünyada ilk bozgunculuğun başladığı olaya işaret etmektedir. Bizlere ibret olacak pek çok unsur barındıran bu kıssayı işliyoruz.

Kabil’in kardeşi olan Habil’e hissettiği kıskançlık ve kin duygusu nedeniyle Habil’i öldürmesiyle dünyadaki ilk cinayetin işlenmesi, Kur’an-ı Kerim maide suresi, hadis ve tefsir kaynaklarında işlenen bir konudur. Bu kıssa hakkında merak edilen konuları kısaca anlatacağız.

Habil ile Kabil Kısaca Hayatının Özeti

Kitaplara iman

Hz. Adem (a.s) ve Havva validemiz, Allah’ın emriyle Mekke şehrini vatan edindiler. Bu nedenle Mekke şehrinin bir adı da Ümmü’l-Kurâ olup yerleşim bölgelerinin merkezidir. Buradan in­sanlar çoğalmaya başladı. Hz. Havva validemiz yirmi batında, ikizler halinde kırk çocuk doğurmuş olup ikizlerden birisi oğlan, diğeri kız oluyor idi.

Allah Teala hazretleri Hz. Adem peygambere bu ikizlerden her birinin kız ikizini, diğer ikizin erkeği ile evlendirmesini emretmişti. Yani kendi ikizi ile evlenilemiyordu. Bu hükme göre Hz. Adem’in büyük oğlu olan Kabil ile küçük oğlu Habil birbirlerinin kız ikiziyle evlenmeleri gerekiyordu.

Ama Kabil’in ikizi olan kız (Aklima), Habil’in ikizi olan Lebuda’dan daha güzel birisiydi. Bu nedenle Kâbil bu hükme razı gelmeyerek Aklima ile kendisinin evlenmesini talep etti. Hz. Adem Kabil’in bu isteğin meşru olmadığını ne kadar anlattı ise de Kâbil kabul etmedi. Neticede Kâbil’in ikizi olan Aklima hakkında birer kurban takdim etmelerini, hangisinin kurbanı kabul edilirse Aklima ile onun evlenmesi yoluna gidildi. Bunun üzerine her ikisi de kurban takdim ettiler.

Kaynaklara göre Kabil ziraat işleriyle ilgilenirken Habil ise çobanlık ediyordu. Kabil’in kurban olarak tarım ürünlerinin en kötüsünden az bir miktar koyarken Habil ise yağlı ve dolgun bir koyunu kurban olarak seçmişti. Kurbanları bir dağın tepesine koydular.

İlginizi Çekebilir:   Günah Hastalığı ve Çaresi

Sonuçta Habil’in kurbanı kabul edildi. İşaret olarak da gökten inen beyaz bir ateş parçasının takdim edilen kurbanı yakması olacaktı. Ateş Habil’in kurbanını yaktı. Bu durum Kuran-ı Kerimde Maide suresi 27 ile 31. ayette anlatılmaktadır.

Kabil Habil’i Neden Öldürmüştür?

Bu durum karşısında Kabil kardeşi Habil’e karşı büyük bir öfkeye kapıldı ve kin duymaya başladı. Bir vakit sonra Hz. Adem Kâbe’yi ziyaret etmek istedi. Bunun için Mekke’ye gitmeyi düşünüyordu. Yola çıkmadan oğlu Habil’i (ve çocuklarını) sema, yer ve dağların korumasına bırakmak istedi. Ama onlar kabul etmediler.

Bunun üzerine onların korunmasını Kabil’den talep etti ve o da bunu kabul etti. Bu rivayeti iletenler Ahzap suresinde mealen geçen “Biz emaneti göklere, yere ve dağlara arzettik; onu yüklenmekten kaçındılar, sorumluluğundan korktular; fakat onu insan yüklendi; çünkü o çok zalim, çok cahildir” ayetinin bu noktaya baktığını ve emaneti yüklenen insanın ise Kabil olduğunu ifade ederler.

Hz. Adem Kabe’ye gidince Kabil kardeşi Habil’e, “Ben seni öldüreceğim, zira Allah senin kurbanını kabul etti, benimkini ise kabul etmedi. Hem sen benim güzel olan ikizimle de evleneceksin” dedi. Bu durum karşısında Habil ise bunun kendi suçu olmadığını, Yüce Allah’ın sadece muttakilerin takdimini kabul ettiğini, kendisin ona karşılık vermeyeceğini söyleyerek oradan kaçtı.

Kabil hemen onu aramaya koyuldu. Bir gün Habil uyuduğu vakitte Kabil onu buldu. Orada bulduğu bir taşla onun başına vurarak yirmi yaşındaki kardeşini öldürdü. Bir rivayete Kabil kardeşini nasıl öldüreceğini şeytandan ders almıştır.

Böylece Kabil, kardeşini öldürmekle yeryüzünde il cinayet işleyen ilk insan öldüren kişi oldu. Daha sonra ise cesedi ne yapacağını bilemedi. Cesedi yırtıcı hayvanlardan korumak için bir torba içine koydu ve bir müddet yanında taşıdı.

İlginizi Çekebilir:   Hz Hud Peygamberin Kısaca hayatı ve Kıssası

Sonunda Allah iki karga gönderir. Bu kargalar birbirine hücum etti ve iki kargadan biri diğerini öldürünce diğer karga ölen kargayı toprağa gömdü. Kabil bunu görünce “Bana yazıklar olsun şu karga gibi olup da kardeşimin cesedini gömemedim!” diyerek pişman oldu. Bu durum Maide suresi 31. ayette geçmektedir.

Kabil’in pişmanlığı tövbe pişmanlığı değildi. Bir cesaret ile yaptığı hadisenin karşılığını görememesi ve vicdani eziyet sonucunda ortaya çıkan çektiği sinir yorgunluğu idi. Hz. Adem dönüşünde olayı duyunca oldukça üzüldü ve Kabil’e beddua etti. O da kızkardeşini alarak babasının yanından ayrıldı ve Yemen taraflarına giderek ölünceye kadar oralarda kalmıştır.

Sonuç Olarak

  • Habil Allah’tan korktuğu için kardeşinin kendisini öldürme teşebbüsüne aynı şekilde karşılık vermeyeceği ve Kabil’in tüm günahlarıyla cehehenneme gideceğini söylediği ayette geçmektedir.
  • Habil kardeişini vaz geçirmek için nasihatlarda bulunmuş, bu nasihatlar onu tereddüde düşürmüş ancak Kabil’in kin ve hırsı galip gelmiştir.
  • Kıskançlık, insanların başkalarına karşı duyabilecekleri negatif bir duygudur. Bu duyguya karşı önlem alınmaz ise şiddet ve nefrete dönüşebilmektedir.
  • Kabil kardeşini öldürerek yeryüzünde ilk cinayeti işlemiş böylece kötü ve vebali olan bir çığır açmıştır.
  • Hz. Adem’in ve çocuklarının arasında geçen bu kıssa Hz. Adem’in çocuklarına ahiret, hesap ve Allah rızası gibi konuları anlattığını gösteriyor.

Daha sonra Hz. Adem’in 5. çocuğu Hz. Şit dünyaya gelmiştir. Ona Hibetullah denilmiş yani Allah Habil yerine onu vermiştir. Habil’in zürrüyeti olmadığı, Kabil’in ise zürriyetinin Nuh tufanında yok olmasından dolayı insanlığın 2. atası olarak Hz. Şit kabul edilmektedir.

Bu makaleyi paylaş
İnceleme bırak

İnceleme bırak

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir